İran Nükleer Silah Geliştirme İddiaları! BM'de Pezeşkiyan'dan Şok Açıklamalar
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki konuşmasında, "Ülkem, uluslararası hukukun temel ilkelerine tamamen aykırı bir saldırıya uğradı" ifadelerini kullandı. Ayrıca, "Bu meclis önünde tekrar belirtmek isterim ki İran asla nükleer bomba geliştirmeyi hedeflememiştir ve hedeflemeyecektir” dedi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu sırasında yaptığı konuşmada, son iki yıl içinde dünyada yaşanan olayları eleştirerek, "Dünya, Gazze'de soykırım, Lübnan'da evlerin yıkılışı ve birçok kez ulusal egemenliğin ile toprak bütünlüğünün ihlali gibi durumlardan haberdar oldu. Suriye'nin altyapısı harabe haline geldi, Yemen halkı saldırılara maruz kaldı. Ülkelerin egemenlik haklarına gizlice müdahale edildi, devletlerin toprak bütünlüğü çiğnendi, milletlerin liderleri doğrudan hedef alındı. Tüm bunlar, dünyanın en güçlü silahlı hükümetinin desteğiyle ve ‘meşru müdafaa’ iddialarıyla gerçekleştirildi. Uluslararası barış ve güvenliği kim tehdit ediyor?" şeklinde konuştu.
"İRAN'A YAPILAN SALDIRILAR, DİPLOMASİYE İHANETTİR"
Pezeşkiyan, geçtiğimiz haziran ayında İran'a yönelik gerçekleşen saldırıları da gündeme getirerek, "Ülkem, uluslararası hukukun temel ilkelerine aykırı olarak acımasız bir saldırının hedefi oldu. İsrail ve ABD, şehirlerimize, konutlarımıza ve altyapımıza hava saldırıları düzenledi. Bu saldırılar, barışçıl müzakerelerin sürdüğü bir dönemde gerçekleşti. Bu durum, barış çabalarına yönelik büyük bir ihanet teşkil ediyor." açıklamasında bulundu.

"HAREKETE GEÇMEZSEK, TEHLİKE TÜM DÜNYAYI SARACAK"
Bu saldırıların yalnızca İran'ı değil, uluslararası güvenlik ve barış umudunu da tehdit ettiğini belirten Pezeşkiyan, "Eğer bu tür ihlallere karşı harekete geçmezsek, bu durum tüm dünya için bir tehdit oluşturacaktır. Denetim altındaki nükleer tesislere yönelik saldırılar, Birleşmiş Milletler (BM) üyesi liderleri hedef alma çabaları, gazetecilerin sistematik olarak susturulması ve sadece bilgi veya uzmanlıkları yüzünden insanların askeri hedef haline getirilmesi. Sizin kendi halkınıza böyle bir şeyi kabullenmeniz mümkün mü?" diye sordu.
"BÜYÜK İSRAİL" PLANINA TEPKİDE BULUNDU
İsrail’de yeniden gündeme getirilen "Büyük İsrail" projesini "absürt ve gerçek dışı" olarak nitelendiren Pezeşkiyan, bu planın birçok bölge ülkesini hedef aldığını belirtti. "Soykırım, açlığa mahkum etme, işgal altındaki topraklarda gösterilen ırkçı uygulamalar ve komşu ülkelere karşı saldırılarla öne çıkan bu plan, rejimin gerçek niyetlerini bariz bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu rejimin saldırgan amaçlarından hiç kimse güvence altında değildir." ifadesini kullandı.
"GERÇEK GÜVENLİK ZORBALIKLA SAĞLANAMAZ"
Pezeşkiyan, İsrail ve müttefiklerinin artık diplomatik yollarla normalleşmeye bile yanaşmadığını belirterek, "Güç kullanarak kendilerini dayatıyorlar ve buna barış diye bir isim veriyorlar. Oysa bu ne barıştır ne de güç; bu sadece bir saldırganlık eylemidir. Biz, güçlü bir İran'ı güçlü komşularıyla birlikte, istikrarlı bir bölgeyi ve parlak bir geleceği görmek istiyoruz. Soykırımlara ve yıkıma karşı ortak, umut vaat eden bir vizyonu savunuyoruz. Bu vizyon, kolektif güvenlik ve ortak savunma mekanizmalarıyla güvence altına alınacaktır." dedi.

"NÜKLEER ANLAŞMAYI YOK ETMEK İSTEDİLER"
Pezeşkiyan, ülkesinin uzun yıllardır kitle imha silahlarından arındırılmış bir bölgenin kararlı savunucularından biri olduğunu belirterek, "Dünyanın en büyük nükleer cephaneliklerine sahip olanlar, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nı (NPT) açık bir şekilde ihlal etmekte ve silahlarını giderek daha da ölümcül hale getirmektedirler. Bunun yanı sıra, yıllardır asılsız suçlamalarla halkımızı baskı altında tutmaya çalışmaktadırlar." diye konuştu.
Pezeşkiyan, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın "snapback" mekanizmasını devreye sokma girişimlerini eleştirerek, "On yıllık yükümlülüklerini yerine getirmeyen bu ülkeler, İran halkını sindiremeyince, ABD'nin talimatıyla baskı ve zorbalık yöntemlerine başvurdular. BM Güvenlik Konseyi'nin kaldırılan yaptırımlarını yeniden devreye sokmaya çalıştılar. Bu süreçte iyi niyet unutuldu ve yükümlülükler çiğnendi. ABD, anlaşmadan çekildiğinde Avrupa'nın sözlerini yerine getirmediğini, İran’ın yasal adımlarını ‘ağır ihlal’ olarak nitelendirdiğini gördük. Avrupa, kendini 'güvenilir taraf' ilan ederken, İran’ın çabalarını 'yetersiz' olarak değerlendirdi. Ancak tüm bunlar, kendi 'en büyük diplomasi başarıları' olarak nitelendirilen nükleer anlaşmayı yok etme çabasının bir parçasıydı. Fakat bu yasa dışı girişim, BM Güvenlik Konseyi'nde destek bulamamış ve meşruiyet kazanmamıştır." ifadelerini kullandı.

"İRAN ASLA NÜKLEER BOMBAYA YÖNELMEDİ, YÖNELMEYECEK"
Pezeşkiyan, "Bu meclis önünde bir kez daha ifade ediyorum ki İran asla nükleer bomba yapmayı hedeflememiştir ve gelecekte de böyle bir niyetimiz yoktur. Nükleer silahlara ait bir arayış içinde değiliz. Bu, Yüce Lider ve dini otoritelerimizin verdiği direktiflere dayalı inancımızdır. Dolayısıyla, kitle imha silahlarını asla geliştirmedik ve geliştirmeyeceğiz." dedi.

"BİRBİRİMİZİ DİNLEMEYİ ÖĞRENMELİYİZ"
Gerçek güvenlik anlayışının karşılıklı güven, saygı ve bölgesel iş birliği ile elde edilebileceğini vurgulayan Pezeşkiyan, "Ses yükseltmek yerine, birbirimizi dinlemeyi öğrenelim. Bugün hem uluslararası toplumu hem de toplumsal yapıları kaosa sürükleyen bölücü düşünceleri ve siyasi şiddeti gözden geçirelim. Kendimiz için istemediğimizi başkaları için de talep etmeyelim. Uluslararası hukuk düzeninin itibarını yeniden kuvvetlendirelim ve Ortadoğu'da bölgesel bir güvenlik ve iş birliği sistemi kurma adına birlikte adım atalım." diyerek sözlerini tamamladı.